Kepirtepe Anadolu Lisesi’nin Merkezi Sınavla Öğrenci Alan Ortaöğretim Kurumları arasında yer alması için, Kepirtepeliler Eğitim Vakfı önderliğinde başta tüm Trakya olmak üzere ülke genelinde imza kampanyası başlatıldı. 13 Mayıs Pazar günü 28. Kepirtepeliler Günü’nde bir araya gelen 900 Kepirtepeli ilk imzaları attı.
Bu imza kampanyası ile toplanan imzaları, T.C. Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Genel Müdürlüğü’ne sunarak, 10 Nisan 2018 tarihinde yayınlanan listeye Kırklareli Lüleburgaz Kepirtepe Anadolu Lisesi’nin de eklenmesi için talebimizi ileteceğiz.
Siz de hemen imza kampanyamıza destek olmak için .
Kepirtepeliler Eğitim Vakfı olarak, sözü geçen listeye olan itirazımızı 12 Nisan 2018 tarihinde yayınladığımız kamuoyu açıklaması ile dile getirmiş, Kepirtepe’nin 80 yıllık tarihinin bir gecede silinemeyeceğini, bu köklü kurumun niteliksiz bir liste ile sıradan bir semt lisesine dönüştürülmesinin yanlış olduğunu vurgulamıştık. Bu kamuoyu açıklamasının tam metni şu şekilde:
80 yıllık bir gelenek, 80 yıllık bir birikim, Trakya’nın aydınlanma meşalesi Kepirtepe; mücadelelerle dolu tarihinde bugün bir darbe daha aldı.
Ülkenin tarihine ortak olup, aydınlanmanın, bilimin, eğitimin yüceltildiği her dönemde bir yıldız gibi yükselen Kepirtepe’nin ışığı, yine ülkenin kaderiyle birlikte karartılmaya çalışılıyor.
Köy Enstitüsü olarak kurulan ve 80 yıldır sınavla aldığı binlerce öğrencisi ile en ücra köyleri bile aydınlatmayı görev bilmiş olan Kepirtepe; bazı okul türlerinin rakamlarla sabit olan başarısızlıklarına karşın parlatıldığı yeni sınav sisteminde önce “nitelikli”; tepki çekince “merkezi sınavla öğrenci alan okullar” diye sınıflandırılan liseler arasında yer bulamadı.
Kırklareli’nde nüfus ve öğrenci sayısı bakımından daha düşük bir orana sahip olan merkez ilçede dört lise sınavla öğrenci alırken bu sayı Lüleburgaz’da ikidir. İlde bunlar dışında sınavla öğrenci alacak başka bir okul belirlenmemiştir. Bu okullar arasında “Anadolu Lisesi” türünden bir okul da bulunmamaktadır. Trakya geneline baktığımızda da durum farklı değildir. Edirne’de de açıklanan okullar arasında Anadolu Lisesi türünde bir okul yer almamaktadır. Tekirdağ Anadolu Lisesi, tüm Trakya’da sınavla öğrenci alan tek Anadolu Lisesi’dir. Öte yandan bu üç ilde listeye biri Kırklareli, biri Edirne, üçü Tekirdağ’da olmak üzere toplam 5 İmam Hatip Lisesi girmeyi başarmıştır!
Hangi kıstaslara göre hazırlandığı meçhul olan liste, eğitim tarihimiz açısından kayıp bir döneme işaret etmektedir. Hem bölgemiz, hem ülkemiz için kaygılıyız.
2014’ten bu yana kendi okul türü içinde YGS ortalamasına göre il birincisi olan Kepirtepe’nin giremediği bu listenin kriterleri büyük bir merak konusudur.
Üstelik Kepirtepe, yalnızca akademik başarıları ile değil, kuruluşundan bugüne kültürel ve sportif faaliyetlerdeki başarısıyla da bilinen bir okuldur. Spor karşılaşmalarında pek çok il, bölge ve Türkiye derecesi elde eden Kepirtepeli öğrenciler, Avrupa ikinciliği derecesine de sahiptir. Tiyatro, müzik ve halk dansları gösterileri konusunda da etkin olan Kepirtepeliler, sadece geçen yıl Lüleburgaz ve il genelinde yapılan kültürel yarışmalarda 26 derece almıştır.
Bu kararı alanlara ve Türkiye’nin aydınlık insanlarına sesleniyoruz:
Tarihî 100 liseden biri olan Kepirtepe, dört duvarla çevrili sıradan bir okul değildir. Trakya’nın bir köyünden yalın ayak çıkıp ülkeyi aydınlığa taşıyan nice köy çocuklarının tek umududur Kepirtepe.
Ulusal ölçekte tarihî ve kültürel bir değer olan Kepirtepe’yi korumak, ona sahip çıkmak, varlığını tarihine uygun biçimde sürdürmesini sağlamak herkes için bir sorumluluktur. Köy Enstitüsü yıllarından beri bir “bölge okulu” olan Kepirtepe’yi “Anadolu Lisesi” başlığında sıkıştırıp geçmişini görmemek, tarih önünde hesabı verilemez bir hatadır.
Yalnızca binalarını öğrencileri yaptığı için değil, her karışı 80 yıldır eğitimle, kitapla, bilimle, demokrasiyle, hoşgörüyle, vatan sevgisi ve ülkeye karşılıksız hizmet anlayışıyla yoğrulduğu için de vazgeçilemez kültür, göz ardı edilemez bir tarihtir Kepirtepe. Trakya’nın hafızasıdır. Köy Enstitüleri geleneğinin ayakta duran en sağlam taşlarından biridir.
Kepirtepe’nin, başta Trakya olmak üzere ülkenin dört bir yanından başarılı öğrencilerin eğitim gördüğü bir okul olma işlevini devam ettirmesi, 80 yılda oluşan ve hiçbir maddi değer ile yaratılamayacak olan tarih ve kültürünün korunması, okulun mezunları arasındaki geleneksel zincirin kırılmaması tarihî bir zorunluluktur. Çünkü bu kayıp yalnızca bizim değil, tüm ülkenin kaybıdır. Kepirtepe’yi korumak, yalnızca Kepirtepeliler için değil, tüm vatandaşlar ve yetkililer açısından, Türk eğitim tarihi önünde kaçınılamaz bir sorumluluktur.
80 yıl boyunca yatılı bir okul olarak Türkiye’nin dört bir yanından öğrencilere kucak açan ve kuruluş felsefesi gereği şehir dışında, doğanın bağrında bulunan Kepirtepe’nin “eve en yakın okul” sınıfına sokulması mantıksız bir uygulamadır. Halen öğrencilerinin bir çoğu şehir dışından gelen bir okulun, yalnızca yakın çevresinden öğrenci alımıyla sınırlandırılması anlaşılamaz bir durumdur.
Tüm yapıları ve alanlarıyla yatılı bir okul olarak tasarlanan, bu yüzden pek çok okulun sahip olamadığı geniş bir yerleşkeye sahip olan Kepirtepe’nin, mahallî yerleştirmeyle öğrenci alması, halkın vergileriyle yapılan tüm bu yatırımların atıl hale gelmesi demektir.
Her şeye rağmen ayakta duran ilk binamız gibi inatla ve inançla dimdik duruyoruz. “Yurt ufuklarındaki destanımızı”, yeniden, daha güçlü söylemeye çağırıyoruz. Ses ver Kepirtepe, ses ver Trakya, ses ver Türkiye: “Ata’dan, Yücel’den, Tonguç’tan beri”
KEPİRTEPELİLER